İŞ YERİ ORTAMINDA TERMAL KONFOR ÖLÇÜMÜ

İŞ YERİ ORTAMINDA TERMAL KONFOR ÖLÇÜMÜ

 

 

İŞ YERİ ORTAMINDA TERMAL KONFOR ÖLÇÜMÜ

 

İş Yeri Termal Konfor Ölçümü Yasal Zorunluluğu

 

İşverenler çalışanlarını iş yerlerinde bulunan ve kullanılan maddelerin ve çalışma ortam koşullarının tehlikelerinden, zararlı etkilerinden korumak zorundadır.

 

 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 10. maddesine göre işverenler, işyeri çalışma ortamında ve çalışanların bu ortamda maruz kaldığı risklerin belirlenmesine yönelik gerekli kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmaların yapılmasını sağlamakla yükümlüdür.

20.08.2013 tarih ve 28741 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 20.02.2014 tarihinden itibaren yürürlüğe giren “İş Hijyeni Ölçüm, Test ve Analizi Yapan Laboratuvarlar Hakkında Yönetmelik” 5 inci maddesine göre; işverenler, işyerinde bulunan, kullanılan veya herhangi bir şekilde işlem gören maddelerin ve çalışma ortam koşullarının tehlikelerinden, zararlı etkilerinden çalışanları korumak zorundadır.

 

Termal Konfor Ölçüm Standartları 

 

İş Hijyeni

Termal Konfor Ölçümü

Sıcak Ortamlar için WBGT (Yaş-Hazne Küre Sıcaklığı) İndeksine

Göre Isının Çalışan Üzerindeki Baskısı ve PMV -PPD indislerine

göre Termal Rahatlık Şartlarının Belirlenmesi

TS EN 27243 TS EN ISO 7730 

 

Termal Konforsuzluğun Sağlığa Zararları 

İnsan organizmasının vücut sıcaklığını çok kısa bir zaman için (kısıtlı olarak) hemen hemen değişmez bir düzeyde tutma yeteneği vardır. Bu termoregülasyon iki mekanizmaya dayanır:


 

  • Kimyasal termoregülasyon : Dinlenme ve çalışma durumunda vücudun metabolik çalışma sonucu ısı üretimi,


 

  • Fiziksel termoregülasyon: İletim (kondüksiyon), konveksiyon, ışıma (radyasyon), terin buharlaşması ve solunum gibi işlemler ile ortam ile vücut arasında negatif ve pozitif ısı alışverişi.

 

İnsan vücudunun iyi çalışması, sağlığı ve yaşamı için gerekli temel koşul vücut sıcaklığının normal düzeyde tutulmasıyla sağlanır. Kişinin termal rahatlığı olmalı, çevre ile  termal denge içerisinde yaşamalıdır. Bu demektir ki: Dinlenme ve çalışma durumundaki metabolik çalışmada veya organizmanın çevreden absorbe ettiği ısıdan oluşan vücut sıcaklığını yükselten  fazla ısı vücut yüzeyinden (deriden) yok edilmelidir.


 

  1. Havanın sıcaklığı,

 

  1. Havanın nemi,

 

  1. Hava akım hızı,

 

  1. Termal radyasyon ( cisim ve çevresini saran sıcaklığın fonksiyonu olan radyant ısı)

 

ile belirlenen ortamın termal durumu, insan organizmasındaki ısı değişikliğini olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir ( vücut ısı verir veya alır). Buna ortamın termal etkisi denebilir. Ortamın termal durumunu oluşturan dört bileşenin değişik oranlardaki bileşimleri aynı termal etkiyi oluşturabilir. Bu nedenle etkiyi tek bir sayısal değerle göstermeye gidilmemelidir.


 

Endüstride daha çok yüksek sıcaklıklara maruz kalmaktan sorunlar doğar. Vücut kendi metabolik prosesi ile sürekli olarak ısı üretir. Vücut prosesi öyle dizayn edilmiştir ki sıcaklığın çok dar bir limitinde çalışır (35°C – 38°C). Isının üretilir üretilmez kaybedilmesi gerekir ki vücut fonksiyonunu etkin ve iyi bir şekilde yapabilsin. Vücuttaki çok hassas ve çok hızlı hareket edebilir bir dizi termostatik araç aynı zamanda sıcaklık düzenleyici prosesin hızını kontrol eder. Terleme en önemli sıcaklık düzenleyici ve ısı kaybedici prosestir. Dinlenen ve stres altında olmayan bir insanda terleme hızı yaklaşık (~ )günde bir litredir. Bu oluşur oluşmaz kaybolur. Ağır işin stresi altında veya yüksek sıcaklıkta terleme hızı 4 saat’ de 4 litreye yükselir. Ayrıca günde 10 – 12 gram tuz su ile birlikte kaybolur.


 

Hava sıcaklığı optimal değerden dayanılabilir en yüksek değere doğru yükseldikçe ortaya çıkabilecek bozukluklar aşağıdaki şekilde gösterilebilir:


 

20°C Optimal sıcaklık ( çalışma kapasitesi tam)


 

↓ Bıkkınlık


 

↓ Tez kızarlık


 

↓ Dikkatsizlik


 

Bağıl Hata sayısında artış


 

nem Düşünsel çalışmada randıman düşüklüğü


 

% Beceri isteyen işlerde randıman düşüklüğü


 

50 İş kazası sayısında artış


 

↓ Ağır fiziksel işlerde randıman düşüklüğü


 

↓ Vücutta su ve asit baz dengesinin bozulması


 

↓ Kan dolaşımının zorlanması


 

↓ Yüksek düzeyde yorgunluk


 

35 – 40°C Dayanılabilir en yüksek sıcaklık.


 

Ortamdaki sıcaklık tek bir değişkenden ibaret değildir. Sıcaklığın derece olarak artması veya azalması yanında, nemin ve hava akım hızının durumu da sıcaklığın etkisini arttırır veya hafifletir. Bu üç değişkenin çeşitli bileşimleri sonucu, kişi aynı sıcaklık duygusunu ve psikolojik etkiyi duyabilir. Örneğin 37°C sıcaklık, % 10 nem ve 3 m/s hava akım hızı ile, 27°C sıcaklık, % 75 nem ve 0,1 m/s hava akım hızı, sıcaklık duygusu bakımından eşdeğer olabilir. Yani bu iki durumun kişi üzerine sıcaklık etkisi aynıdır. Hava sıcaklığı, hava nemi ve hava akım hızının beraberce kişi üzerinde oluşturduğu sıcaklık etkisine effektif ısı denilmektedir. Kişi üzerinde eşit sıcaklık etkisi yapan, hava sıcaklığı, hava nemi ve hava akım hızının çeşitli bileşimlerine de eşdeğer efektif ısı değerleri denilmektedir.


 

Radyasyon, vücudun çevre ile olan termal dengesini birazcık açıklar. Çevrede herhangi bir obje, vücut sıcaklığından çok farklı sıcaklıktaysa örneğin; sıcaklığın sıfırın altında olduğu bir günde, çok büyük bir cam, insandan çok büyük bir miktar ısı radyasyonu yayımına neden olur ve kişinin bulunduğu çevrede hava oldukça ılık olsa bile kişi üşüdüğünü hisseder. Eğer çevrede bir obje, fırın, duvar gibi vücut sıcaklığının çok üstündeyse insan radyasyon yoluyla çok miktarda ısı alır ve kişiyi diğer yollarla serin tutmak, ve vücut sıcaklığını sabit tutmak çok zordur.


 

Radyasyon ısı, bir elektromanyetik enerjidir, insan gibi bir objeye çarpıpta orada absorblanmadıkça sıcaklık yaratmaz. Yani hava akımının, (hava esmesinin) yararı olmaz.


 

Kondüksiyonyoluyla elbiselerden havaya ısı kaybı vücudun soğuma kaynaklarından biridir. Bu genellikle önemli bir soğuma yolu değildir. Çünkü elbiselerin iletim ve havanın ısı kapasitesi genellikle düşüktür. Kondüksiyon ve konveksiyon(deri yoluyla vücut ısısının havaya iletilmesi), vücut iyi bir soğutma maddesi (su gibi) ile temasa geldiği zaman önemli bir ısı kaybı yolu olur. Bu nedenle insanlar soğuk suya maruz kaldıkları zaman aynı sıcaklıktaki havaya maruz kalmaktan daha çabuk ve daha etkin üşürler.


 

Yüksek sıcaklık gibi düşük sıcaklığın da çalışma başarısı üzerine olumsuz etkileri vardır. Düşük sıcaklıkta algılama ve reaksiyon süresi azalır. Ellerin becerisi azalır. Ancak, düşük sıcaklığın başarıya olan etkisi yüksek sıcaklığın etkisi kadar önemli olmamaktadır. Düşük sıcaklığın kötü etkileri daha fazla giyinmekle önemli ölçüde azaltılabilir.

 

Sipariş Formu




ARA

YOL TARİFİ

MAİL GÖNDER